New York’taki hemen hemen bütün
müzelerde olduğu gibi Whitney’de de haftada bir akşam ücret ödemeden müzeyi
gezebilme uygulaması var. Çok da merak etmediğimiz bir müze olduğu için
özellikle bu akşamı seçip ücretsiz uygulamanın başlayacağı saati bekliyoruz
lobide. Bu arada görevlilerden biri gelip bienal nedeniyle çok yoğunluk
olduğunu, bir an önce girip gezmemizi tavsiye ediyor, biz de onu dinleyip
standart giriş ücretini ödeyerek müzeyi gezmeye başlıyoruz. 2010 isimli Whitney
Bienali yüzünden birçok eser sergilenmiyor, katların büyük çoğunluğu bienal
eserlerine ayrılmış.
Bienali gezerken gördüğüm
eserler aklıma modern sanatla ilgili aynı soruyu getiriyor. Bir modern sanat
eserini anlamak için mutlaka bir açıklamaya mı ihtiyacımız var? Bu açıklamayı
okumadan sanatçının amacını, mesajını, hatta eserin bizde uyandırması gerekli
duyguyu çoğu zaman anlayamıyoruz. Çevreme batığımda pek çok kişinin benzer
hislerle eserlere baktığını hissediyorum. Yanılmadığımı da anlıyorum. Odalardan
birinde, biraz önce o köşede bir tamir yapıldığı izlenimi veren birkaç alet
edevat ve talaş yığını var. Bu bir sanat eseri mi yoksa gerçekten orada bir
tamirat mı gerçekleşti söylemek çok zor. Gerçek bir sanat eserini
küçümsememekle sanatla ilgisi olmayan bir yığına sanat anlamı yükleyerek uzun
uzun bakmanın arasında bir tutum seçip kısaca bakarak yanından geçiyoruz.
Aralarında yüksek sesle şakalaşıp eserlere pek de ilgi göstermeyen bir grup
öğrenciden bir tanesi tam o sırada talaşlara basıyor. Bizim aksimize onlar bu
yığın hakkında kararlarını vermişler, bu bir sanat eseri değil, dolayısıyla
aynı umursamazlıkla yollarına devam edecekken görevli gelip uyarıyor: “O
bastığınız sanattı!” Eğer işe yeni başlamamışsa bu müzede modern sanatın her
türlüsünü görmüş, dolayısıyla modern sanata karşı bizden daha anlayışlı
olacağını düşündüğümüz görevli bu uyarıyı yüzünde müstehzi bir ifadeyle yapınca
onun da kafasının karışık olduğunu hep birlikte anlıyoruz. Basan genç önce özür
diliyor, sonra hep birlikte, müze görevlisi de dahil modern sanattan anlamayan
cahiller olarak bu duruma gülüyor ve başka eserler görmek üzere gezimize
devam ediyoruz.
Ocak 2012
Ocak 2012
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder